ASTSUBAYLAR CENNETLİK Mİ
Bundan 22-23 sene önce idi. Bir Kıdemli Başçavuş duymuştum. Artık neye kızdı, onu o kadar çıldırtan nasıl bir muameleye, nasıl bir haksızlığa maruz kaldı. O kadar feveran edecek kadar, hangar önüne çıkıp bağıracak kadar olduğuna göre.
Hangarın önünde elbisesinin bağrını açmış kollarını kaldırmış
-Bu Astsubayların hepsi cennetlik. Diye bağırıyor. Allah'ım söyletmiştir inşallah.
Bu olayı hiç unutmadım hep aklımda kaldı. Çoğu zaman "sen tek değilsin" dedim.
Şimdi böyle dedim diye komutanlar bize zulüm ediyorlar gibi anlamayın sakın. Özellikle son zamanlarda o kadar çok şey değişti ki.
Komutanlık astsubayı diye bir şey var. En başta komutanlar bu sistemin arkasında çok sıkı bir şekilde duruyorlar. Bu sistem çok şey getiriyor. Yıllardır hep söylenir, "sorunlarımız komutana gitmiyor" diye.
Sorumlu subay, amir de haklı şimdi “bu sorunu kendiniz çözemediniz mi? .”
Gibi bir ters dönüşten dolayı o da söyleyemiyor.
İşte Komutanlık astsubayı bunu çok kibar bir şekilde formüle ediyor.
Amerikan ordusu bunu 1970'lerden bugüne uyguluyor. Onlarda sistem tabii ki çok gelişmiş. Bizde bayağı ilerledik, birçok ülkede şimdi bize sorup yapmaya çalışıyor.
Yani komutanlar elinden geleni yapıyor. Hatta ayıp olmayacak olsa "elleri öpülesice komutanlar "diyeceğim. Tabii birçokları da "pis yalak " diyecek.
Hani anlatırlar ya gerçekten de yaşanmış bakın. Kızılay da genç bir astsubay arkadaş, elinde şapkası, resmi üniformalı, düğmeleri açık kravat rahatlatılmış, gayet free yürürken, karşısından gelen Kurmay subayımız sanırım disiplinsiz bir durum olduğunu düşündü!.. Gayet doğal olarak müdahale etmiş.
-Bu halin nedir? Böyle mi temsil ediyorsun TSK'yı? ...sorusuna
Genç arkadaşın cevabı hiç de ezik değil
-Efendim temsil tazminatını subaylar alıyor, astsubaylar değil.
Orduevi'nde çalışırken, bazı arkadaşları buna şöyle itiraz ederken duymuştum. Hem de Albayla konuşuyorlardı.
Emekli olunca bile temsil tazminatını alıyor subaylar. Kocası ölünce geride kalan karısı nasıl temsil ediyor. ( orada bazı konuşulan kelimeleri yazmıyorum anlarsınız işte) ve bu şekilde temsil edince, temsil ettiği için de para alıyor!...
Daha muvazzafsın, yavaş git diyen olacaktır gerçi de.. Ölmüş eşek muhabbeti yaptırmayın şimdi.
Babanın oğlu Kemal deki sahne. Kabadayı susta Kazım kahvehaneye giriyor. İki üç kişiyi yamultmuş zaten "heyyt var mı Ulan içinizde bana yan bakan, var mı " diyor.
Bizim Kemal Sunal sağa sola çeviriyor gözünü bakıyor, ben yapabilirim diye düşünüp safça “var” "ben bakarım" deyince kahvehane boşalıyor ya hani.
Hatırladınız.
Şimdi böyle düşünen varsa bence hemen bu Blok'tan çıksın. Çünkü astsubay ile ilgili bir iki yazı daha düşünüyorum.
Hatta bir keresinde o kadar kafayı kırdım ki. Dedim yaz Cumhurbaşkanına, Bimer'e ,Genelkurmay’a "kökünden kaldırın bu astsubaylığı " diye.
Yani ne demek kardeşim genç çocuk hiçbir askeri eğitimi yok. (3-4 aylık kurs) Asteğmen olarak başlıyor, ömrünü orduya vermiş kademeli kıdemli Başçavuştan kıdemli oluyor. Bu kadar da olmaz diyeyim. Söylediğim bir arkadaş, asteğmen ABD ordusunda da var deyince vazgeçtim.
Teğmen ile karıştırmayın lütfen. Çünkü teğmen 12 ay sonra tası tarağı toplayıp gitmeyecek kalıcı hatta geleceğin Genelkurmay Başkanı! işin eğitimini almış olmak zaten başlı başına komutan yapıyor.
Şimdi konuyu toparlayalım. Benim demek istediğim, yok astsubayın hakkı verilsin, yok subayın hakkı verilsin, yok uzman çavuşun hakkı verilsin değil. (Olayı siyasilere yıkarsak çok büyük haksızlıklar var.) Bence sorun kurumsal yapıda sistemimizin gelişmemiş olmasında.
Yani sistemin gelişmesi lazım.
Geçen ay son yaşadığım bir olay. Bakım hareket komutanın tayini çıktı. Son toplantıdayız artık veda toplantısı gibi. Binbaşımız konuya kendisinden başladı. Koli topladığını, eşya topladığını, yorulduğunu anlattı. Evet hepimizin başına gelen şey (özellikle askerler) yorucu ve yıpratıcı bir durum. Benim kafamda hemen sisteme gider ya..
Muhabbet ortam, hemen sordum. Amirim kaç sene İncirlik'te görev yaptınız Amerikalılar da bu tayin işi nasıl oluyor biliyor musunuz?
Muhtemelen biliyordur da bana “nasıl oluyor onlar da?” dedi.
Şimdi "sen de ikide bir Amerikalılar deyip durma" diyen olursa “orada dur” derim.
Çünkü Amerikalılar derim tabii. Amerikan askeri lojistik sistemini geliştirmek için Osmanlı askeri sistemini İncik incik incelemişler. İkmal sistemini olduğu gibi kopyalamışlar.
Ben de ilk tayin olduğumda bunu merak ettiğimi söyledim. Hatta dedim. “Beraber geldiğimiz bir arkadaşta bir Amerikalı askere sordu Amerikalının cevabı "benim eşya taşımakla ne alakam var?. Eşyalarımı Lojistik birimi taşır ben valizimi alır giderim. Bana yer gösterirler "diyor. Bizde de böyle olsun. Hatta siz de İstanbul'dan geldiniz evden eve nakliye ye bile harcırah yetmiyor. Teklif edelim harcırah vermesinler" dedim.
Herkesin bir yaklaşım şekli var " biz de bu sistem yürümez" dedi. Ben de “Oyak Lojistik gibi büyük güçlü bir firmaya ihale verecekler çok temiz yapar" cevaba "Yaşar başçavuşum sen yap o zaman bu teklifi" dedi. Takılıyor gibi oldu. "Binlerce insan içinde bunu ilk defa ben mi düşündüm" diye şakalaştık.
Yine de iki ayrı yere Hava Kuvvetleri'ne bağlı birliğe, bir de Genelkurmay'a yazdım Genelkurmay'dan cevap geldi. "yapılamaz". Evet Şaka değil binbaşımız haklı mıydı ne.
Gerekçe 6245 sayılı Harcırah Kanunu. İyi de bu kanun diğer memurları çok etkilemez, ama askeriyede. Hele iki senede bir tayin olan jandarmanın Allah yardımcısı olsun. Neyse teklifi Genelkurmay'da başka bir birime tekrar yazdım. Bakalım.
(Ben bu yazıyı yazdığım yayınlamadan önce genelkurmaydan bizzat bir yarbayım aradı. Benim gibi veya benzer bir teklifi bir Binbaşı daha yazmış aynı konuda. "İkisini birleştirip değerlendiriliyor" dedi. OMSAN la da çalışmalar varmış demek ki farkındalık var. İyi olur inşallah.)
Hani sonbaharda buluşacaktık
Aylar geldi geçti sen gelmez oldun
Biz bu teklifleri yapınca aklıma arılar geliyor.
Kovandaki yiyeceğin yetmeyeceğini anlayınca en yaşlı arılar, kendinden sonraki nesil yaşasın diye petek gözlerine kafasını sokup intihar ediyorlar.
Çok bir şey değişmediğini görünce bende mi intihar ediyorum acaba... Şakaydı.
İnşallah öyle değildir.
NOT: Fotoğrafı bilen bildi. Dünyada bir örneği daha olmayan Bröve. Tek kanatlı olduğundan Astsubaya ait olduğunu anlamışsınızdır. Biraz eksik olması gerekir diye düşünülmüş.. Herhalde.
ASTSUBAYLAR CENNETLİK Mİ
Hatırladınız.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder